top of page

Bozkurt,Yaratılışın sırrıdır.Yaratılışın sembolüdür.Yüce Yaradan'ın Dünya'daki sevdiği ve seçtiği askerlerine yani Türklere verdiği kutsal misyondur.Yaşam amacıdır.Sirius'lular(Ruhsal İdare Mekanizması) Dünya'daki yaşam formlarını Yüce Yaradan'ın izniyle yarattıklarında Bozkurt'u ayrı tutmuşlardı.Bozkurt,Gök'ten gelen özel bir varlıktır.O her gece dolunay olduğunda yönünü Sirius'a çevirir ve uluyarak Yüce Yaradan'a ibadet eder.Yüce Yaradan'ı zikreder.Dünya'daki olup biteni haber verir.Yüce Yaradan'ın izniyle Ruhsal İdare Mekanizması(Sirius) Türklere bu bozkurt hayvanını aynı at gibi onlara hediye etmiş ve benzerlikleriyle onların kutsal misyonunun ismi ve benzetileni Bozkurt olmuştur.

Şimdi Bozkurt'ların ve Türk'lerin aynı olan özelliklerine bakalım :

1.Bozkurtlar,Türkler gibi ataerkil bir yapıdadırlar.(Yani ataya bağlıdır)

2.Bozkurtlar,Türk'ler gibi teşkilatçı yaşam sürerler.

3.Bozkurt sürüsünün,Türk ailesindeki gibi bir lideri vardır ve sürü o liderin emrinden asla çıkmaz.

4.Savaş taktikleri aynıdır.Bozkurt sürüsü sağdan ve soldan giden öncüler,akabinde de göbekten gelen ana kuvvetle saldırırlar.Türklerdeki Hilal taktiği buradan gelir.

5.Bozkurtlar eşlerine sahip çıkarlar.

6.Karda yürüyen 40 kişilik bir Bozkurt sürüsünü takip eden kişi sadece 5-6 ayak izi görebilir.Çünkü önde giden lider Bozkurt'un ayak izlerine basarak ilerlerler.Altı ya da yedi kurt bulacağınızı zannederken koca bir sürü ile karşılaşabilirsiniz.

7.Bozkurtlar,Türk'lerin olduğu gibi özgürlüklerine düşkün varlıklardır.Dünya'da evcilleştirilmemiş tek hayvan olma ünvanı Orta Asya bozkurtlarındandır.Hayvan yakalanırsa gırtlak kısmındaki öd denen keseyi parçalar ve intihar eder.

8.Tüm hayvanlarda bir yavrunun annesi ya da babası ölürse yavru da ölür.Ama bozkurtlarda böyle değildir.Sürü hiyerarşisi buna izin vermez.Yavru hayatta kalır ve diğer sürü üyeleri yavruyu evlat edinir.Kendi yavruları gibi büyütürler.

9.Bir Bozkurt sürüsü sadece yiyeceği kadarını avlar ve kuzuk-lu koyuna saldırmazlar.Yavrusu olan hayvanlara saldırmazlar.

Bozkurtlar asildirler.Bozkurtların asilliğine bakalım :

Dünyanın her yerinde av yapmış ve ölümüne yakın kitaba yazmış bir avcının anlattıklarına bakalım.Kitabı iki kişi yazıyor ve Ural dağlarında yaptıkları bir avdan bahsediyorlar.

Yedi kişilik avcı ekibi iki de rehberleri var.Av sırasında Bozkurt sürüsüyle karşılaşıyorlar.Bu kurt sürüsü hiçbir yerde bulunmadığı için hepsini avlayıp doldurmak istiyorlar.Sürü avcıları farkedince,lider Bozkurt eşliğinde ormana gidiyorlar.Sürü ormana girince içlerinden üçünün geri geldiğini görüyor avcılar.Vurulmayı bekliyormuşçasına oracıkta öylece duruyorlarmış.Ayıya bile kafa tutabilen güçlü çeneleri av tüfeklerine karşı yetersiz kalıyor ve üçüde vuruluyor.Avcılar sürüyü kaçırmak istemiyor ve rehberlerin ''Ormanın bu bölümü çok sık ve dik yamaçlıdır.''uyarısına rağmen,sürünün peşinden ormana giriyor.

Avcılardan birisini yılan sokuyor av yarıda kalıyor ve dönüyorlar.Sürüye ulaşamıyorlar.Dönüşte üç kurdu almaya geldiklerinde,kitabın yazarı inanılmaz bir manzarayla karşılaşıyor :

Kurtlardan biri ölmüş,birisi ise ölmek üzere ve acı çekiyor.Sonuncu kurtsa kaburgasıyla kalça kemiği arasındaki bölgeden yara almış,ayakta durmakta zorluk çekmesine rağmen ölen kurdu yemeye gelen dört karakurda kafa tutuyor.Dört karakurt ise yaralı bozkurt yüzünden ölü Bozkurt'a yaklaşamıyor.Karakurtlar avcıları görünce hemen kaçıyorlar.Onların uzaklaştığını gören Bozkurt,ağır yaralı olan Bozkurt'un boğazını ısırıyor ve ölüdürüyor onu.Sonra kendi düşüp ölüyor.Ölen ilk Bozkurt'ta öbür Bozkurt tarafından öldürülmüş.

Avcılar,Bozkurt'lara hayran oluyorlar.Kurtları doldurmak yerine gömüyorlar.Gömdükten sonra dakikalarca yerdeki kana bakıyor.Altın kaplama bıçağıyla koluna kesik atıyor ve Bozkurt'ların mezarının yanına tek bir kelime yazıyor.''SORRY''(Üzgünüm)

Kaynak National Geopraphic...

Değersiz makalemle size yardımcı olduysam ne mutlu bana!İyi okumalar sevgili insanlar!

Sevgilerimle ;

Batuhan Oğuz Attila

Kağan

 

Unknown Track - Unknown Artist
00:00 / 00:00

DEVLET BAHÇELİ:

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Devlet Bahçeli (d. 1 Ocak 1948, Osmaniye[1]) Türk ekonomist, siyasetçi ve eski başbakan yardımcısıdır. Ülkü Ocakları'nın kurucularındandır ve MHP genel başkanıdır.

 

 

 

 

Biyografi

İlk zamanlar (1948-1967)

1948 yılında Osmaniye(Bahçe ilçesinde)'de doğdu. Fettahoğulları olarak bilinen geniş ve köklü bir aileye üye olan Bahçeli, ailenin 4 çocuğundan biriydi. Babasının ilk evliliğinden olan 2 kardeşi vardır[2].

İlk öğrenimini memleketi Osmaniye'de 7 Ocak ilkokulunda pekiyi dereceyle tamamladı. Ailesi varlıklı olduğu için üniversiteye kadar tahsilini özel okullarda sürdürdü. Ortaokulu Servet Bahçeli adında, kendisinden üç yaş büyük, abisiyle Adana'da Özel Çukurova Koleji'nde yatılı okudu. Lise eğitimi için İstanbul'a akrabalarının yanına gitti. Emirgan Akgün Koleji’ne yazıldı. Lise ikinci sınıftaEtiler'deki Özel Ata Koleji’ne geçti ve lise diplomasını da yine bu okuldan aldı.

Üniversite hayatı (1967-1971)

Devlet Bahçeli, 1967 yılında Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ni(Şimdiki adıyla Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ) kazandı ve dış ticareti okumaya başladı. Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'nin genel başkanı Alparslan Türkeş'in seminerlerine gitmeye başladı. Ardından akademi'de Ülkü Ocakları'nı kurdu. 1970-71 yıllarında Türkiye Milli Talebe Federasyonu Genel Sekreterliği görevlerinde bulundu. Bahçeli, bir yandan aktif olarak siyasi faaliyetleri yürütürken, diğer yandan da akademik çalışmalarını devam ettirdi.

Asistanlık zamanı (1971-1987)

1971'de mezun oldu ve aynı yıl Ankara İktisadi ve Ticari İlimler akademisi ve bağlı Yüksek Okullarda İktisat Bölümü asistanı olarak görev aldı. Öğrencilerle yakından ilgilenen bir akademisyendi. Aynı zamanda Ülkücü Maliyeciler ve İktisatçılar Derneği'nin kurucularından, Üniversite Akademi ve Yüksekokullar Asistanları Derneğinin (ÜMİD-BİR) kurucularından ve genel başkanlarındandır. Ayrıca kısaca ÜNAY denilen Üniversite Akademi ve Yüksekokulları asistanlığı kurdu ve başkanlığını yaptı.

Devlet Bahçeli, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde iktisat doktorası yaptı ve aynı üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Politikasında Ana Bilim Dalı'nda 1987 yılına kadar öğretim üyeliği görevini sürdürdü. Dr. Bahçeli yine bu süre içerisinde Türkiye ve Dünya Ekonomisi, Türk Tarihi ve Dış Politika konularıyla ilgilendi ve bu alanlarda çalışmalar yaptı.

Siyasi Hayatı (1987- )

17 Nisan 1987 tarihinde üniversitesindeki öğretim üyeliği görevinden istifa eden Bahçeli, 19 Nisan 1987 tarihinde yapılan MÇP Büyük Kurultayında parti yönetimine seçildi ve Genel Sekreterlik görevine getirildi.

MÇP ve MHP'nin yönetim kadrolarındaki görevi uzun yıllardır sürdüren Bahçeli, çeşitli zamanlarda Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği, Merkez Karar Kurulu Üyeliği, Genel Başkan Baş-Danışmanlığı görevlerinde bulundu ve 6 Temmuz 1997 tarihinde yapılan MHP 5. Olağanüstü Kongre sonrasında Genel Başkanlığı görevini üstlendi. 1999'da yapılan genel seçimlerde MHP'nin ikinci parti çıkması üzerine DSP ve ANAP ile koalisyon hükümetinde devlet bakanı ve başbakan yardımcılığına geldi. 2002 genel seçimlerinde partisi baraj altında kalınca milletvekili seçilemedi. 2007 Türkiye genel seçimleri'ne Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı olarak katıldı. Partisinin barajı geçmesiyle birlikte yeniden milletvekili olarak meclise girdi. 24. Dönem Osmaniye Milletvekili olarak TBMM'ye tekrar girmiştir. 2015 Olağan Büyük Kongresinde 7. kez parti genel başkanı seçilmiştir.

  

 

 

 

 

 

    

                                                                                           ALPARSLAN TÜRKEŞ 

 

 

 

    

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                             Alparslan Türkeş (25 Kasım 1917, Lefkoşa - 4 Nisan 1997, Ankara), Türk asker, Eski Başbakan yardımcısı ve siyasetçi. Milliyetçi Hareket Partisi'nin kurucusu ve ilk genel başkanıdır.

 

 

 

 

İlk yılları

Alparslan Türkeş, 25 Kasım 1917 öğle vaktinde Koyunoğlu ailesinden Tuzlalı Ahmet Hamdi Bey ile Fatma Zehra Hanım'ın çocuğu olarak, Lefkoşa'da Haydarpaşa Mahallesi Kirlizade sokağı 13 numaralı evinde dünyaya geldi. 3 Haziran 1933'te ailesiyle birlikte Lefkoşa'dan ayrılarak Limasol'dan kalkan İtalya bandıralı "Viyana" gemisiyle İstanbul'a geldi.[1][2]

Askeri kariyerinin başlaması

1933'te Lefkoşa doğumlu İzmit milletvekili Hüseyin Sırrı Bellioğlu'nun tavsiyesiyle Kuleli Askeri Lisesine geçici olarak kaydoldu veTürkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçince asli kaydı gerçekleşti. 1936'da Kuleli Askeri Lisesi'nden mezun olup 1938'de Harp Okulu'nu bitirdi. 1939'da piyade asteğmeni olarak atış okuluna girerek buradan teğmen rütbesiyle mezun oldu (P.938-348).[3] Refik Yurtsever'in ablasının kızı Muzaffer Hanım ile 5 Eylül 1939'da nişanlandı ve 14 Ocak 1940'ta evlendi. Bu sırada Gelibolu'daki 58. Piyade Alayı 5. Bölük Komutanlığı'na tayin edildi ve Balıkesir, Bandırma, Edincik, Erdek ve Marmara Adasında görev aldı.

1944'te üsteğmen rütbesindeyken Nihal Atsız ve Nejdet Sançar 'la birlikte "Irkçılık-Turancılık" davasından yargılandı ve 9 ay 10 gün Tophane Askeri Hapishanesinde kaldı. 1945 yılında Askeri Yargıtay kararıyla tahliye edildi ve 1947'de beraat etti.

Orduya tekrar döndü. 1955'de Harp Akademisi'ni (94.sınıf, Sıra No. 39) bitirdi. Daha sonra ABD'ye gönderildi ve burada Amerikan Harp Akademisi'ni ve piyade okulunu bitirdi. 1955-1957 yılları arasında Washington'da NATO Daimi Komitesi'nde Türk genelkurmayı temsil heyetinde görev yaptı. Aynı sırada uluslararası ekonomi eğitimi gördü. 1959'da Almanya'da Atom ve Nükleer Okulu'na gönderildi ve buradaki eğitiminden sonra albaylığa yükseldi ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı NATO şube müdürü olarak atandı.

27 Mayıs Darbesi

 

 

 

 

Kurmay Albay Alparslan Türkeş radyodan darbe bildirisini okurken (27 Mayıs 1960 Cuma sabah saat 5.25)

27 Mayıs 1960'dan kısa süre önce Elazığ'daki birliğinden Ankara'ya atandı ve Albay Talat Aydemir'in önerisiyle Milli Birlik Komitesi'ne (MBK) alındı. Darbeyi planlayıp yürütecek olan 37 kişilik MBK içinde yer aldı. darbe bildirisini 27 Mayıs 1960 günü radyodan okuduktan sonra adı sıkça duyulmaya başlandı. 27 Mayıs sonrası Başbakanlık müsteşarlığı yaptı. Bu dönemde sonradan AP Partisi Balıkesir Senatörü seçilecek Hikmet Aslanoğlu ve CKMP Genel Sekreteri olacak Fuat Uluç kendisinin yardımcılık görevini yerine getirdiler. Bu dönemde Milli Birlik Komitesiiçindeki görüş ayrılığı sonucu 13 Kasım 1960'da MBK Başkanı Org. Cemal Gürsel bir bildiri yayımlayarak MBK'nin çalışmalarının ülkenin yüksek çıkarlarını tehlikeye düşürecek bir duruma geldiğini, bu nedenle Türk Silahlı Kuvvetleri ile MBK üyelerinin talepleri üzerine MBK'yi feshettiğini açıkladı. Yeni oluşturulan MBK'de ise Alparslan Türkeş'in de içinde bulunduğu ve "14'ler" olarak adlandırılan ve ülkenin köklü yapısal sorunları çözülmeden kısa süre içinde yapılacak seçimlerle iktidarın sivillere bırakılmasını reddeden 14 subaya yer verilmiyordu. MBK üyesi Korgeneral Cemal Madanoğlu'nun inisiyatifiyle gerçekleşen bu operasyonla söz konusu kişiler Türk Silahlı Kuvvetleri'nden de emekli edilerek çeşitli görevlerle yurt dışına sürgüne gönderildiler. Alparslan Türkeş de bu operasyon sonucu Yeni Delhi büyükelçilik müşaviri olarakHindistan'a gönderildi. Sürgünde iken, MBK Başkanı Cemal Gürsel 'e, Yüksek Adalet Divanı 'nda yargılanan Adnan Menderes ve arkadaşlarının idam edilmelerinin doğru olmayacağını vurgulayan ve Milli Yol dergisinde yayınlanan mektubu gönderdi.

25 ay kadar sonra, 23 Şubat 1963'te Gümülcine 'den yurda döndüğünde burada kalabalık bir "milliyetçi topluluk" tarafından karşılandı.

Siyasi hayata girişi

Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi dönemİ

Gökhan Evliyaoğlu'nun Adalet Partisi'ne katılma yolundaki teklifini reddeden Türkeş, milliyetçi çevreleri bir araya getirmek için 2 Mayıs 1963'te Türkiye Huzur ve Yükselme Derneği'ni kurdu. Darbe hazırlığı yapan Talat Aydemir - Fethi Gürcan ikilisiyle temas kurdu. Ancak Talat Aydemir'le anlaşamadı. Bunun üzerine darbeyi hükümete haber verdi. Kendisi de darbe girişimi nedeniyle yargılandı, ancak darbeyi hükümete duyurduğu için beraat etti. Alparslan Türkeş, sürgünde olduğu dönemde 14'lerden çoğu ile sık sık bir araya gelerek dönüşten sonraki stratejisini belirleyici toplantılar yapmıştı. Nitekim 31 Mart 1965'te, 14'lerden Dündar Taşer, Ahmet Er, Muzaffer Özdağ, Rıfat Baykal, Mustafa Kaplan gibi eski MBK üyeleri ile birlikte Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi - (CKMP)'ne girerek fiilen siyasi hayata atılmış oldu.

1965'te bu partinin başkanı oldu, uzun tartışmalardan sonra parti tüzüğünde 9 Işık Doktrini yer aldı. Türkeş, bu dönemde kendisini sevenler tarafından Başbuğ ilan edildi ve aynı yıl Ankara'dan milletvekili seçildi. 6-8 Şubat 1969'da Adana il kongresinde CKMP adı Milliyetçi Hareket Partisi ve terazi olan amblemi de üç hilâl olarak değiştirildi. 1966 yılında cumhurbaşkanlığına aday oldu ve Cevdet Sunay karşısında 11 oy alarak seçimi kaybetti. 1969 ve 1973 yıllarında Adana milletvekili olarak parlamentoya seçildi. 1974'te ilk eşiMuzaffer Türkeş'i kaybetti. Bundan iki yıl sonra 1976'da Seval Türkeş'le evlendi.

1975 sonrası dönem ve 12 Eylül

1975'ten sonra Milliyetçi Cephe adı verilen koalisyon hükümetlerinde başbakan yardımcılığı görevinde bulundu. Bu dönemde sağ ve sol çatışması arttı. Yetkililerin elinde Milliyetçi Hareket Partisi'nin şiddetin esas kaynağı olduğuna dair kanıtlar vardı ve Cumhuriyet Savcısı kapsamlı bir soruşturma yapmak istiyordu. Ancak hükümet buna izin veremezdi. Çünkü bu rolün açığa çıkarılması koalisyonun dağılması anlamına geliyordu ve Demirel bunu düşünmek bile istemiyordu.[4] 12 Eylül darbesi sırasında Milli Güvenlik Konseyi başkanı, diğer üç parti başkanlarının teslim olduğunu, Alparslan Türkeş'in de teslim olmasını, aksi taktirde suçlu durumda olacağını belirten bir bildiri yayınladı.[5] 12 Eylül darbesinden sonra 9 Nisan 1985'e kadar 4,5 yıl tutuklu kaldı. 12 Eylül döneminde idam cezasıyla yargılanan Türkeş, bu davadan beraat etti.[6]

12 Eylül sonrası dönem

1987'de siyaset yasağının kalkmasıyla birlikte Milliyetçi Çalışma Partisi'ne girdi ve aynı yıl yapılan olağanüstü kongrede genel başkanlığa seçildi. 1991 genel seçimlerinde Refah Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi ile seçim ittifakı yapan MÇP lideri Türkeş, Yozgat milletvekili olarak yeniden parlamentoya girdi. Bu sırada 1992'de 12 Eylül darbesi ile kapatılmış olan partilerin eski adlarını alması hakkında Siyasi Partiler Kanunu'nda yapılan değişiklikle MÇP'nin ismi de 1993 yılında MHP olarak değiştirildi. 1995 genel seçimlerinde parlamento dışı kalan Türkeş, bu dönemde uzlaşmacı bir lider olarak ülke siyaseti üzerinde en etkili siyasetçi oldu.[kaynak belirtilmeli] Türkeş, 9 Işık başta olmak üzere siyasi ve tarihi görüşlerini içeren kitaplar yazdı.

Ailesi ve ölümü

 

 

 

Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997'de geçirdiği kalp krizi sonucu Ankara'da yaşama veda etti. Kabri, Ankara Beştepe'de bulunmaktadır.

Eserleri

  • Milli Doktrin 9 Işık; Alparslan Türkeş, Kamer Yayınları; İstanbul, 1999.

  • Dokuz Işık; Berikan Elektronik Basım Yayım;

  • 9 Işık; Hamle Yayınevi; İstanbul

  • Dokuz Işık ve Türkiye;Hamle Yayınevi; İstanbul

  • Ülkücülük; Hamle Yayınevi; İstanbul,

  • 12 Eylül Adaleti (!) : Savunma; Hamle Yayınevi; İstanbul, 1994.

  • 1944 Milliyetçilik Olayı; Hamle Yayınevi;

  • Modern Türkiye ; İstanbul.

  • Milliyetçilik Olayları; Berikan Elektronik Basım Yayım.

  • 27 Mayıs ve Gerçekler; Berikan Elektronik Basım Yayım.

  • 27 Mayıs, 13 Kasım, 21 Mayıs ve Gerçekler; İstanbul, 1996.

  • Ahlakçılık; Berikan Elektronik Basım Yayım.

  • Etik (Ahlak Felsefesi), Etik.; Bunalımdan Çıkış Yolu; Kamer Yayınları.

  • Türk Edebiyatında Anılar, İncelemeler, Tenkidler, Anı-Günce-Mektup; İstanbul, 1994.

  • Bunalımdan Çıkış Yolu; Hamle Yayınevi; İstanbul, 1996.

  • Dış Meselemiz; Berikan Elektronik Basım Yayım.

  • İlimcilik; Berikan Elektronik Basım Yayım.

  • Kahramanlık Ruhu; İstanbul, 1996.

  • Temel Görüşler; Kamer Yayınları.

  • Sistemler ve Öğretiler; İstanbul, 1994.

  • Türkiye'nin Meseleleri; Hamle Yayınevi; İstanbul, 1996.

  • Yeni Ufuklara Doğru; Kamer Yayınları.

  • Sistemler ve Öğretiler; İstanbul, 1995.

  • Gönül Seferberliğine; Kamer Yayınları; İst; 1994

Vikisöz'de Alparslan Türkeşsözlerini bulabilirsiniz.

KaynakçA

 

  • ^ Hulûsi Turgut, Şahinlerin Dansı, ABC, İstanbul, 1995, s.3-14.

  • ^ Arslan Tekin, Son Başbuğ, Elips Kitap, Ankara, Haziran 2005, s.77-80.

  • ^ Kenan Evren (Top.938-50) ile sınıf arkadaşıdır. Fakat tanışıklığı yoktu. Turgut, a.e.g, s.23.

  • ^ Feroz Ahmad, Modern Türkiye'nin Oluşumu, Kaynak Yayınları, Mart 2006, s.199

  • ^ 13 Eylül 1980 Türkeş için yayınlanan bildiri.

  • ^ Arslan Tekin, Son Başbuğ , Elips Kitap, Ankara, Haziran 2005, s.77-80.

Dış bağlantılar

 Vikisöz'de Alparslan Türkeş ile ilgili sözler mevcuttur.

  • Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü

Parti siyasi görevi

Önce gelen:
Önce gelen yoktur.Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı
8 Şubat 1969 - 4 Nisan 1997Sonra gelen:
Devlet Bahçeli

Siyasi görevi

Önce gelen:
Orhan Ferruh Eyüpoğlu
Turan GüneşTürkiye Başbakan Yardımcısı
21 Temmuz 1977 - 5 Ocak 1978Sonra gelen:
Orhan Ferruh Eyüpoğlu
Turhan Feyzioğlu
Mehmet Faruk Sükan

Önce gelen:
Zeyyat BaykaraTürkiye Başbakan Yardımcısı
31 Mart 1977 - 21 Haziran 1977Sonra gelen:
Orhan Ferruh Eyüpoğlu
Turan Güneş

Önce gelen:
Ahmet Salih KorurT.C. Başbakanlık Müsteşarı
30 Mayıs 1960 - 23 Eylül 1960Sonra gelen:
Hilmi İncesulu
 

OLCAY KILAVUZ 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                      

Biyografi

18 Ekim 1985 Niğde ilinin Çiftlik ilçesinin Azatlı kasabasında doğan Olcay Kılavuz, ilk ve ortaöğretimini Niğde’de tamamladı. Faik Şahenk Anadolu Teknik Lisesi’nden mezuniyetinin ardından Niğde MYO İnşaat bölümünden mezun oldu. AÖF İşletme ikinci sınıf öğrencisi olan Olcay Kılavuz, aynı zamanda Niğde Üniversitesi BESYO Spor Yöneticiliği bölümünde üçüncü sınıfta öğrenimine devam etmektedir.

Ülkü Ocakları teşkilatları içerisinde aktif vazifelerinden sonra 2006-2010 yılları arasında Niğde Ülkü Ocakları Başkanlığı yapan Olcay Kılavuz, 2010 yılında Üniversitelerden ve Ortaöğretimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu. 2011 yılında Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’na atanan Olcay Kılavuz, 10 Mayıs 2012’den itibaren Ülkü Ocakları Genel Başkanvekilliğini yürütmeye başladı. 9 Aralık 2012 itibariyle Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanlığı’na atandı.   

NE

     MUTLU

                TÜRKÜM

                              DİYENE .

 

Allah bu dava için canını vermiş ağabeylerimizin mekanın cennet eylesin.

 

 

Vatan için Bayrak için canını veren şehitlerimizin Ruhuna El-Fatiha

                                     بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ ﴿١﴾ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَۙ ﴿٢﴾ اَلرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِۙ ﴿٣﴾ مَالِكِ يَوْمِ الدّ۪ينِۜ ﴿٤﴾ اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَاِيَّاكَ نَسْتَع۪ينُۜ ﴿٥﴾ اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَق۪يمَۙ ﴿٦﴾ صِرَاطَ الَّذ۪ينَ اَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْۙ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّٓالّ۪ينَ ﴿٧﴾

 

bottom of page